31 Aralık 2009 Perşembe

Beypazarı-Ankara

Defterler'i tutmaya başlayalı bir sene olmuş, aşağıdaki gezinin planları ise bir seneden çok daha öncesine dayanıyor. Nihayet planlar gerçek oldu da biz de geçen haftasonu Ankara ve Beypazarı'nı gezme ve kuzenler ve annemizle birlikte geçen senenin yorgunluğu atma fırsatı bulduk.

Bu vesile ile Defterler'in 1.yaşını ve herkesin yeni yılını kutlayalım...

Önce sokaklarına, misafirperver ve güleryüzlü insanlarına, onların kendi kasabalarını sahiplenişlerine ve özenle hazırlanmış müzelerine özellikle Yaşayan Müze'sine hayran kaldığımız Beypazarı...

Müzede gördüğümüz balmumundan yapılmış dokumacı İsmail Yanık'ın kendisine pazarda rastlayınca ilk sürprizi yaşadık. Aşağıdaki de İsmail Dede ve müzedeki kopyası... Kent Müzesi sırf bunun için bile görülmeye değer...



















Ve tabii ki yaklaşık 90 km yol kat edip ulaştığımız Beypazarı Hacı Bostan Konağı'ndaki kahvaltımız... Konağın misafirperver sahipleri ve enfes sofraları sayesinde gezimizin daha da lezzetlendiğini söylemeden edemeyeceğim.



















Beypazarı sokaklarının tarihi evleri, çıkan büyük yangında kasabanın neredeyse tamamının yanması üzerine Safranbolu'dan gelen ustalar tarafından yapılmış. Dolayısıyla sokakların insana Safranbolu'yu hatırlatması boşuna değil...




















Ardından Ankara Sokaklarıve Çengelhan;















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder