Bahçeden öğrendiğimiz bir şeyler var:
- Domatesle mısır yan yana ekilmez. Mısır ektiğiniz adalara domates ekmeyin.
- Her adaya bir tür sarılıcı bitki ekin. Fesleğen, sarımsak otu, soğan otu, maydanoz veya dereotu gibi.
- Domatesi salatalıkla, mısırı fasulyeyle veya salatalıkla aynı adaya ekebilirsiniz.
Annemin Defterleri
17 Eylül 2011 Cumartesi
6 Eylül 2011 Salı
Ceviz Hanım
Biz iki haftalık bir tatil molası verdik ve Ceviz Hanım'ı annemize emanet edip gurbet ellere geldik. Küçükken eve getirdiğimiz tüm kedilerin akıbeti kendini kapıda bulmak olmuştu. Biraz da bu nedenle kediyi annemize bırakıp giderken biraz tedirgindik açıkçası.
Şimdi kilometrelerce ötede bir kafede oturmuş annemizden kedinin iyi olduğu haberlerini alıp öz eleştiri yapmaktayız. O zamanlar sokaktan eve getirdiğimiz veya bir şekilde babamızı ikna edip eve aldığımız her hayvanın tüm sorumluluğu annemizdeydi, bize ise sadece okuldan dönüp hayvanları sevmek kalıyordu. Artık hem biz -bu kısa ara dışında- kedimize ilk defa kendimiz bakabiliyoruz, hem de bahçeli bir evimiz var. Kısacası annemizin tüm endişeleri bertaraf olmuş durumda ve Ceviz'e kendi kızı gibi bakıyor.
Biz ise ikisini de çok özledik!
4 Eylül 2011 Pazar
Zeytinyağlı Portakallı Kereviz
Annemin hangi yemeklerini yazmazsak olmaz diye düşününce aklıma bu geldi. Annemden tarif almak aslında kolay olmuyor: ''İşte, koy alabildiğince, biraz ondan, biraz bundan''. ''Ama anne, ne kadar?'' diye sormanın da faydası olmuyor bu durumda. Bu yüzden annenin dediğine değil, yaptığına bakıyoruz. Mutfağa girip onun göz kararı ayırdığı malzemeleri ölçekten geçirip miktarlara ulaşıyoruz. Hem de annemin 'Aman canım, onu herkes biliyor, yazmaya ne gerek'' dediklerini de gözden kaçırmamış oluyoruz. Zahmetine değmiyor değil tabii.
20 Ağustos 2011 Cumartesi
Hanım dilendi Bey beğendi/Poşetlerden örgü kutu
Ceviz hala bizde, annem beklediğimizden daha çok benimsedi kendisini, bunda Ceviz'in annesinin bulunmasına rağmen yavrusunu almaya yanaşmamasının ve en önemlisi annemin birkaç gün içinde Ceviz'in duymadığını fark etmesinin de etkisi büyük, kısacası yavru kedimiz hem öksüz, hem de sağır.
Kağıt kutusunu 2 günde harcadı, biz de oyuncak olarak kullansın dediğimiz poşet kutuların daha dayanıklı olacağını düşünüp onun büyüğünü örmeye karar verdik. Annem de içine yine artan iplerden bir battaniye ördü. Böylece yeri hazır oldu. Şimdilik kendisini korsan papağanı sandığı için omuzda geziyor ama battaniyesini sevdi bizce.
Önce poşetlerden yumak yaptık, daha sonra basit bir kutu ördük, annem ''siz hanım dilendi, bey beğendi motifi yazın, onlar anlar'' dedi. Biz de söz dinleyelim madem.
Kağıt kutusunu 2 günde harcadı, biz de oyuncak olarak kullansın dediğimiz poşet kutuların daha dayanıklı olacağını düşünüp onun büyüğünü örmeye karar verdik. Annem de içine yine artan iplerden bir battaniye ördü. Böylece yeri hazır oldu. Şimdilik kendisini korsan papağanı sandığı için omuzda geziyor ama battaniyesini sevdi bizce.
Önce poşetlerden yumak yaptık, daha sonra basit bir kutu ördük, annem ''siz hanım dilendi, bey beğendi motifi yazın, onlar anlar'' dedi. Biz de söz dinleyelim madem.
13 Ağustos 2011 Cumartesi
Yatıya misafir: Ceviz
Artan ipleri değerlendirme süreci başlayınca, battaniyeden başka neler yapılabilir diye düşünmeye başlamıştık. O zaman poşetlerden sepet, gazetelerden elişi kutusu yapmak ilginç gelmişti. Bunların nasıl yapıldığı o gün bugündür yazılmayı bekliyordu. Ta ki sabah bahçe kapısının eşiğinde bir misafirin bizi beklediğini görene kadar... Kafası ceviz kadar olduğu için adını Ceviz koyduk. Şimdi gazeteden yapılan kutu kendisinin yatağı, poşetten sepet de oyuncağı. Bakalım Anne'den ne kadar gizleyebileceğiz?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)